Ana SayfaKürsüNijer, Sahel’de Batı karşıtı bir darbe deneyimleyen dördüncü ülke

Nijer, Sahel’de Batı karşıtı bir darbe deneyimleyen dördüncü ülke

Çeviri: Jülide Yazıcı

1 Ağustos 2023

Mali, Burkina Faso ve Gine’deki darbeleri Nijer’deki darbe takip etti. Bu darbelerin her biri, Fransız ve ABD askerlerinin varlığına ve ülkelerine yaşatılan kalıcı ekonomik krizlere öfkeli subaylar tarafından yönetildi.

**

26 Temmuz 2023 günü sabah saat 3’te başkanlık muhafızları Nijer’in başkenti Niamey’de Cumhurbaşkanı Mohamed Bazoum’u gözaltına aldı. Tuğgeneral Abdourahmane Tchiani liderliğindeki birlikler ülke sınırlarını kapattı ve sokağa çıkma yasağı ilan etti. Darbe, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu, Afrika Birliği ve Avrupa Birliği tarafından derhal kınandı. Nijer’de askeri üsleri bulunan Fransa ve Amerika Birleşik Devletleri durumu yakından izlediklerini açıkladılar. Bazum yanlısı olduğunu iddia eden ordu ile başkanlık muhafızları arasında çıkan bir çatışma başkenti tehdit etse de kısa sürede yatıştı. 27 Temmuz’da ordudan General Abdou Sidikou Issa bir açıklama yaparak “farklı güçler arasında kan gölüne neden olabilecek ölümcül bir çatışmadan kaçınmak” için durumu kabulleneceğini söyledi. Tuğgeneral Tchiani 28 Temmuz’da televizyona çıkarak Vatanı Koruma için Milli Konsey’in (Conseil National pour la Sauvegarde de la Patrie ya da CNSP) yeni başkanı olduğunu açıkladı.

Nijer’deki darbe, Mali (Ağustos 2020 ve Mayıs 2021), Burkina Faso (Ocak 2022 ve Eylül 2022) ve Gine’deki (Eylül 2021) benzer darbelerin ardından geldi. Bu darbelerin her biri, Fransız ve ABD askerlerinin varlığına ve ülkelerine yaşatılan kalıcı ekonomik krizlere öfkelenen subaylar tarafından yönetildi. Afrika’nın Sahel bölgesi bir dizi krizle karşı karşıya: İklim felaketi nedeniyle toprağın kuruması, 2011’de Libya’daki NATO savaşı nedeniyle İslami militanlığın yükselişi, çöl boyunca silah, insan ve uyuşturucu trafiği için kaçakçılık ağlarının artması, uranyum ve altın da dahil olmak üzere doğal kaynaklara bu zenginlikler için yeterli ödeme yapmayan Batılı şirketler tarafından el konulması ve Batılı askeri güçlerin üs inşası ve fütursuz operasyonlar yoluyla yerleşmesi.

Darbeden iki gün sonra CNSP, CNSP’ye liderlik edecek 10 subayın isimlerini açıkladı. Bu isimler ordudan (General Mohamed Toumba) Hava Kuvvetlerine (Albay Binbaşı Amadou Abouramane) ve ulusal polise (Genel Müdür Yardımcısı Assahaba Ebankawel) kadar tüm silahlı kuvvetlerden geliyor. CNSP’nin en etkili üyelerinden birinin, eski Genelkurmay Başkanı ve Şubat 2010’da Başkan Mamadou Tandja’ya karşı yapılan darbeye liderlik eden ve Bazoum’un selefi Mahamadou Issoufou’nun 2011 başkanlık seçimlerini kazanmasına kadar Nijer’i yöneten Demokrasinin Restorasyonu Yüksek Konseyi’nin lideri General Salifou Mody olduğu artık açık. Issoufou’nun görevi sırasında ABD hükümeti Agadez’de dünyanın en büyük insansız hava aracı üssünü inşa etmiş ve Fransız özel kuvvetleri uranyum madenciliği şirketi Orano (eskiden Areva’nın bir parçasıydı) adına Irlit şehrini garnizon haline getirmişti.

General Salifou Mody’nin ordudaki etkisi ve uluslararası bağlantıları göz önüne alındığında CNSP’nin etkili bir üyesi olarak algılandığını belirtmek gerekiyor. Mody, 28 Şubat 2023’te Roma’da düzenlenen Afrika Genelkurmay Başkanları Konferansı sırasında ABD Genelkurmay Başkanı General Mark Milley ile bir araya gelerek “terörle mücadelede işbirliği ve bölgedeki şiddet yanlısı aşırıcılıkla mücadelenin sürdürülmesi de dâhil olmak üzere bölgesel istikrarı” görüşmüştü. Mody 9 Mart’ta ise Mali’yi ziyaret ederek Albay Assimi Goïta ve Mali ordusu Genelkurmay Başkanı General Oumar Diarra ile Nijer ve Mali arasındaki askeri işbirliğini güçlendirmek üzere bir araya geldi. Birkaç gün sonra 16 Mart’ta ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Bazoum ile görüşmek üzere Nijer’i ziyaret etti. Nijer’de pek çok kişi tarafından Mody’nin kenara itilmesi olarak algılanacak şekilde, Mody 1 Haziran’da Nijer’in Birleşik Arap Emirlikleri Büyükelçisi olarak atandı. Niamey’de Mody’nin, devletin başındaki isim olan Tuğgeneral Tchiani’nin “kulağındaki ses” olduğu söyleniyor.

Yolsuzluk ve Batı

Nijer’den oldukça bilgili bir kaynak bize ordunun Bazoum’a karşı harekete geçmesinin nedeninin Bazoum’un “yolsuzluğa bulaşması ve Fransa’nın piyonu olması” olduğunu söylüyor. Nijerliler ondan ve çetesinden bıkmış durumda. Kamu fonlarını zimmetine geçiren ve birçoğu yabancı elçiliklere sığınmış olan devrik sistemin üyeleri tutuklanma sürecindeler. Yolsuzluk meselesi, dünyanın en kârlı uranyum yataklarından birine sahip olan Nijer’in yakasını bırakmıyor. Nijer’de söz konusu olan “yolsuzluk”, hükümet yetkililerinin küçük rüşvetleri falan değil Fransız sömürge yönetimi sırasında geliştirilen ve Nijer’in hammaddeleri ve kalkınması üzerinde egemenlik kurmasını engelleyen bütün bir yapıdır.

“Yolsuzluğun” merkezinde, Nijer ile Fransa arasında, ülkedeki uranyum endüstrisinin sahibi ve işletmecisi olan Société des Mines de l’Aïr (Somaïr) adlı sözde “ortak girişim” yer alıyor. Somaïr’in yüzde 85’i Fransa Atom Enerjisi Komisyonu ve iki Fransız şirketine aitken, sadece yüzde 15’inin Nijer hükümetine ait olması dikkat çekici. Nijer dünyadaki uranyumun yüzde 5’inden fazlasını üretiyor, ancak uranyumu çok yüksek kalitede. Nijer’in ihracat gelirlerinin yarısı uranyum, petrol ve altın satışlarından elde ediliyor. Fransa’daki her üç ampulden biri Nijer’den gelen uranyumla çalışıyor, bu esnada Afrika ülkesinin nüfusunun yüzde 42’si ise yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Nijer halkı onlarca yıldır zenginliklerinin ellerinden kayıp gitmesine seyirci kaldı. Hükümetin zayıflığının bir göstergesi olarak, geçtiğimiz on yıl boyunca Nijer, Uluslararası Yatırım Anlaşmazlıklarının Çözümü Merkezi ve Uluslararası Ticaret Odası nezdinde çok uluslu şirketler tarafından açılan sadece 10 tahkim davasında 906 milyon dolardan fazla para kaybetti.

Fransa 2002 yılında Avro sistemine geçtiğinde frangı kullanmayı bıraktı. Ancak on dört eski Fransız sömürgesi, Fransa’ya büyük avantajlar sağlayan Communauté Financiére Africaine’i (CFA) kullanmaya devam etti (bu ülkelerin rezervlerinin yüzde 50’si Fransız Hazinesinde tutulmak zorunda ve Fransa’nın CFA’da yaptığı devalüasyonlar ‒1994‘te olduğu gibi‒ onu kullanan ülkeler üzerinde yıkıcı etkilere sahip). 2015 yılında Çad Devlet Başkanı Idriss Déby Itno, CFA’nın “Afrika ekonomilerini aşağı çektiğini” ve “Afrika’nın gelişmesini engelleyen bu kordonu kesmenin zamanının geldiğini” söyledi. Şu anda Sahel’de sadece Burkina Faso ve Mali‘de olduğu gibi Fransız birliklerinin çekilmesi değil, aynı zamanda Fransızların bölgedeki ekonomik hakimiyetinin kırılması da konuşuluyor.

Yeni bağlantısızlar

Temmuz ayında düzenlenen 2023 Rusya-Afrika Zirvesi’nde Burkina Faso Devlet Başkanı İbrahim Traoré, ülkesinin suikasta kurban giden sosyalist lideri Thomas Sankara’nın üniformasını andıran kırmızı bir bere taktı. Traoré, Sahel’deki askeri darbelerin kınanmasına ve bir Afrika Birliği heyetinin kısa süre önce ülkesine yaptığı ziyarete sert tepki gösterdi. “İsyan etmeyen bir köle merhameti hak etmez” dedi ve ekledi: “Afrika Birliği, Batı’nın kukla rejimlerine karşı savaşmaya karar veren Afrikalıları kınamayı bırakmalıdır.”

traore

Şubat ayında Burkina Faso, Mali ve Gine hükümetlerinin de katıldığı bir toplantıya ev sahipliği yapmıştı. Gündemde bu devletlerden oluşan yeni bir federasyonun kurulması var. Nijer de bu görüşmelere davet edilecektir.

Vijay Prashad Hintli bir tarihçi, editör ve gazetecidir. Globetrotter’da yazarlık ve baş muhabirlik yapmaktadır. LeftWord Books’ta editör ve Tricontinental: Sosyal Araştırmalar Enstitüsü‘nün (Institute for Social Research) direktörüdür. The Darker Nations ve The Poorer Nations da dahil olmak üzere 20’den fazla kitap yazmıştır. Son kitapları Struggle Makes Us Human: Learning from Movements for Socialism ve The Withdrawal: Iraq, Libya, Afghanistan, and the Fragility of U.S. Power (Noam Chomsky ile birlikte).

Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin (DKC) yerlisi olan Kambale Musavuli, Kongo’nun önde gelen siyasi ve kültürel seslerinden biridir. Gana’nın Akra kentinde yaşayan Musavuli, Kongo-Kinşasa Araştırma Merkezi’nde politika analisti olarak görev yapmaktadır.

Kaynak: https://peoplesdispatch.org/2023/08/01/niger-is-the-fourth-country-in-the-sahel-to-experience-an-anti-western-coup/

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Yazarın Diğer Yazıları

Aynı kategoriden yazılar