Hasan Keser
KÜRESEL MAOİZM
Maoizm, 1960 başlarında dünya kamuoyunda açıkça ortaya çıkan ÇKP ile SBKP arasındaki ayrılıkta, Mao’nun tuttuğu anti-revizyonist çizgidir. Bu anlamda Stalinizme geri dönüştür, ya da “%70 Stalinciliği”dir.
Güney Kore Solu
Güney Koreli Bong Joon-ho’nun yönettiği Parazit (Gisaengchung) filmi 2019 yılının birçok sinema ödülünü toplayarak yıla damgasını vurmuştu. Kore toplumundaki sınıfsal ilişkileri ustalıkla ekrana yansıtmasıyla övgüler alan satirik, kara mizah filmi, “sol” perspektiften ele alan değerlendirmeler içinde, yetersiz, hatta olumsuz bulanlar vardı. Kimileri, alt sınıfların parazit olarak resmedilmesinde kusur ararken, asıl olarak filmin sonunun bir çıkış işareti göstermemesinden yakınıyor, toplumsal düzeni yeniden üretmekten öte gidemediğini söylüyordu. Hatta bazıları, filmin, çok çalışılırsa herkesin zengin ve başarılı olabileceği şeklindeki kapitalizm anlayışını destekler nitelikte olduğunu iddia ediyordu.
BİR FAŞİZM GÜZELLEMESİ
Eğer siz Schmitt’in dost/düşman ontolojisini kabul ederseniz, evrenseli ve insanlığı ancak bir partikülerin hegemonyası şeklinde anlamak durumunda kalırsınız. Oysa, evrenseli partiküler için heba edemezsiniz, bir yana da itemezsiniz, yok sayamazsınız.
KRİZİN ONUNCU YILINDA AVRUPA’DA REFORMİST SOL VE AVRUPA PARLAMENTOSU SEÇİMLERİ
Göç ve entegrasyon akımlarının kendilerine yarar getirmediğini gören kesimlerde, kontrolü tekrar ele alma adına ulusal bağımsızlıkçılık, korumacılık yanlılığı, liberalizm karşıtlığı belirginleşti.
Venezuela Solu
Venezuela’nın modern tarihinin, ülkedeki petrolün geçmişiyle paralellik gösterdiği söylenebilir. Petrolün ilk kez 1914’te çıkarılmasından kısa bir süre sonra, ülke 1928’de dünyanın en büyük petrol ihracatçısı konumuna ulaştı.
Vatansızların Vatan Savunması: Fransa’da Marksizm milliyetçi mi doğdu?
POF tam da Manifesto’da betimlenen vatansız işçi sınıfının partisine benziyordu. İnsanı emek temelli tarif eden evrenselci bir felsefi antropoloji üzerinden, her türlü partiküler kimlik absürd sayılıyordu. Vatan dünyaydı.
Brezilya Solu
Brezilya’da ilk sosyalist örgütlenmeler, 1890’larda Sao Paulo ve Rio de Janerio’da kuruldu. Örgütlerde Avrupa’dan gelen göçmenlerin, özellikle İtalyan göçmenlerinin etkisi ağırlıktaydı. Yeni yüzyılda işçi sınıfı arasında kurulan sendikalarda anarko-sendikalist eğilim ön plandaydı. Bunlar, Meksika ve Rusya devrimlerinden gelen haberlerle giderek militanlaşıyor, 1917’de Sao Paulo’da olduğu gibi geniş katılımlı grevler örgütlüyordu.