
Garbis Altınoğlu
Çin Deneyiminin Işığında Geçici Bağlaşmalar ve Devrimci Taktik
Burada sunduğum verilerden de görülebileceği gibi Çin KP, çeşitli hatalarına ve sosyalist devrim perspektifinin zayıflığına rağmen Japon emperyalizminin Çin'i köleleştirme ve sömürgeleştirme girişimine karşı esas olarak doğru bir devrimci çizgi izlemiştir.
Maraş Yalanları ve Maraş Gerçekleri
Maraş katliamı, tekil ve mimarı sadece MHP olan bir faşist vahşet olayı değildi; o, ABD’nin, büyük sermayenin ve Kontrgerillanın ve onların küçük ortağı ve maşası olan MHP’nin, en azından 1977’den itibaren ülkeyi bir faşist darbe ortamına sürüklemek amacıyla giriştiği eylemlerin doruk noktasıdır
Suriye Aynasında Noam Chomsky
Ancak şu kadarını söyleyebilirim: Bu Marksist-olmayan radikal devrimci demokrat, hata ve tutarsızlıklarına rağmen ezilen halklara aittir ve hepimiz onun, ömrünün sonuna kadar da böyle kalmasını ve hatta daha tutarlı bir demokrat haline gelmesini ummalı ve dilemeliyiz.
Siyasal İslamla Kemalist Gericilik Arasında
Okuduğunu anlama yetisine sahip herkesin rahatlıkla kavrayabileceği bu İsrail gerçekliğini dikkate aldığımızda, Erdoğan ve borazanlarının ABD, Batı Avrupa, NATO, BM'ye karşı yaptıkları yaygaranın ve demagojik açıklamaların değerinin hiç mesabesinde olduğu anlaşılır
İran'da Yaşananlara Doğru Yaklaşmak
Erdoğan Rejimi Batı'dan Kopabilir mi?
Bugünkü iktidar, yani AKP ile Ergenekon ya da derin devletin bir bölümünün ittifakı ya da isterseniz Türk devleti, istese de ABD-AB emperyalist blokundan kopamaz ve Rusya ve/ ya da Çin ile stratejik bir ittifaka giremez.
Suriye ve Beşar Esad Tartışması
Sınıflı toplum koşullarında yaşıyoruz; dolayısıyla bağlaşma ve anlaşma yapacağımız ülkeler ve rejimler arasında böyle bir seçme ve ayıklama işlemi yapamayız; bunu yapmaya kalkışmamız sadece, ‒bizim saflığımıza gülecek olan‒ baş düşmanımızı / düşmanlarımızı sevindirir.
Kafkasya Krizinin Jeopolitiği Üzerine
Yüz Yıl Öncesinden Öğrenilmeyen Siyaset Dersleri
“... memleketi yaktık, yıktık, ordular sevkederek sürülerle adam öldürdük, ocaklar söndü, aileler perişan ve vatan harap oldu... Ne çare ki bütün bu işler su üzerine resim yapmak kabilinden kaldı. Geldik, vurduk, öldürdük, harap ettik ve sonra çekilip memleketi yine eski halinde bıraktık...
Bay Öndül’ün Masalları ya da Hangi İnsanların Hakları?
Özgür Politika’nın 22 Eylül 1999 tarihli sayısında, okuyucuya ilk bakışta Genelkurmayın ya da Hükümetin bir temsilcisi tarafından kaleme alınmış olduğu izlenimini veren bir yazı yayımlandı. Bu yazı, İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül’ün imzasını taşıyordu.