Ana SayfaKürsüCovid-19, ABD için Çin'e karşı sağlam bir müttefik mi?

Covid-19, ABD için Çin’e karşı sağlam bir müttefik mi?

Memlekette “kullanışlı aptallar”ın tünediği Birikim, T24 gibi “liberal mezarlıklar”da (hatta Cumhuriyet gazetesinde) yazan bazı Çin cahili çokbilmişler Batı’nın dezenformasyon kaynaklarından aparttıkları yalanlarla Çin hakkında yazılar yazıyorlar ve hiç bilmedikleri Çin’i anlattıklarını sanıyorlar. Bunlar için en doğru tanımlama “ahmak” sıfatını kullanmak olur. Çünkü aklı başında bir insan hiçbir şey bilmediği -özellikle Çin gibi- bir konuda yazı yazmak ve buradan kendine bir kariyer devşirmek gibi bir çabanın içinde olmaz. Bu ahmakça çabasının eninde sonunda kendisini utanç verici duruma düşüreceğini bilir.

Bir konu hakkında yazmak için onu bilmek hem de iyi bilmek gerekir. Bu gereklilik Çin-ÇKP hakkında yazmak iddiası söz konusu olduğunda fazlasıyla geçerlidir. The Associated Press, The Telegraph, Washington Post, New-York Times, Foreign Policy vs gibi Batı’nın dezenformasyon kaynaklarından görüş araklayarak saçma sapan (ama çok bilmiş görünen) yazılar döşenmek Çin hakkında bir şey söylemek değil sadece dezenformasyonun uzantısı, ABD emperyalizminin yancısı olmaktır. Aklı başında biri için onursuzluktur.

Son günlerde Batı’nın bu dezenformasyon medyası ve onlardan yazı-görüş araklayarak memlekete Çin-ÇKP konusunda akıllar fikirler ihsan eden bu zevata bakılırsa, Çin sokakları Covid salgınından kırılıyor, salgın bütün Çin’i sardı, ölüm sayıları saklanıyor, salgında kullanılacak ilaç bile bulunamıyor… Son günlerde virüse yakalanan insan sayısında hafif bir yükseliş görülmekle birlikte, bunun ne kadarının gerçekten enfeksiyondan ne kadarının Çin hükümetinin halka “Önlemleri gevşetince nelerin olacağını gördününüz mü?” mesajından kaynaklandığından emin değilim.

Çin’de aşılama tam gaz devam ediyor. Tabii ki kendi geliştirdikleri geleneksel aşıları kullanıyorlar. Zaten mRNA aşılarının geleneksel aşılara göre daha koruyucu olduğunu gösteren bir bilimsel kanıt da yok ortada. mRNA daha koruyucu olsa, 4 doz mRNA aşısı olan biri tekrar Covid’e yakanlanmazdı. İki tür aşı da bağışıklık sağlamıyor; sadece belirtileri hafifletiyor ve iyileşme süresini kısaltıyor, hepsi o kadar… Aşıya ek olarak, Çinli bilim insanları birkaç hafta önce etkililik derecesi yüzde 84 olarak belirlenen ve çok hızlı iyileşme sağlayan bir ilaç geliştirdiler. Hem o ilaç hem de Pfizer’in geliştirdiği ilaç bütün salgınla mücadele birimlerinde bulunabiliyor ve kullanılıyor.

Aşağıda çevirisini verdiğim alıntı Çin’in Covid-19 mücadelesi hakkında Batı’nın dezenformasyon medyasının takıntığı tutumu ve bu tutumun altında yatan nedenleri ve Çin’deki gerçek durumu çok güzel açıklıyor.

Çin’in COVID-19 ile mücadele politikasına ilişkin Batı’nın kendi kitlesini aldatmayı amaçlayan ikiyüzlü anlatısı

Çin, COVID-19 ile mücadele için dinamik “sıfır vaka” yaklaşımı uygularken, bazı Batılı medya Çin’i bu yaklaşımdan vazgeçmeye ve yeniden açılmaya çağırıyordu. Çin, kısa bir zaman önce COVID-19 önlemlerini hafifletince, şaşırtıcı olmayan bir şekilde, aynı medya bu kez Çin’in bu hamlesini kötülemeye başladı.

Bazı Batı medyası Çin’in “salgın önleme ve kontrol politikası”nda değişikliğe gitmesi ve bazı ayarlamalar yapmasına çeşitli açılardan iftira atmaya başladı. The Associated Press, Pazar günü (25 Aralık 2022) “Çin’deki COVID-19 dalgalanması, yeni koronavirüs mutantı olasılığını artırıyor” başlıklı bir makale yayınladı. The Telegraph tarafından aynı gün “Çin’in COVID-19 felaketi küresel ekonomiyi riske atıyor” başlıklı bir yazı yayınladı. Washington Post’un yayın kurulu, Çin’deki enfeksiyon artışını küstahça aşılara bağlayarak, “Çin, kendi ürettiği daha az etkili (geleneksel) aşılar için etkili mRNA aşılarından akılsızca kaçındı”  başlıklı bir editoryal yazı yayınladı.

Batılı ülkeler, özellikle ABD için sorun hiçbir zaman salgınla veya Çin’in herhangi zamanda nasıl bir mücadele yöntemi kullandığıyla ilgili olmadı. Başta ABD olmak üzere bazı Batılı medya kuruluşları, Çin’i esas rakipleri olarak görmeye başladıktan sonra, Çin’i karalamak için hiçbir çabadan kaçınmadılar. COVID-19 salgını da onların Çin karşıtlığı için bir kullanışlı araç olarak görüldü ve salgının ilk aşamasından bu yana tamamen silah haline getirildi.

Salgının her döneminde, pek çok Batılı yetkili ve sadık Batılı medya, Pekin’i işaret ederek siyasi puan kazanmaya çalıştı. Çin ne yaparsa yapsın, Çin hükümetinin itibarını sarsmak için salgını istismar etmeye çalışan saldırılar her zaman olacaktır.

Bu Batılı medya kuruluşları, Çin’in salgınla mücadele politikasını kötüleyerek, halihazırdaki salgınla mücadele yaklaşımına karşı halkın memnuniyetsizliğini kışkırtmayı ve böylece Çin halkı ile hükümet arasına nifak tohumları ekmeyi amaçlıyor. Gözlemciler, Batı’nın tercihinin, “oynamakta usta oldukları eski bir numara olan bir renkli devrim kışkırtmak” olduğunu söylediler.

Ayrıca, asılsız karalamalarıyla Çin’in imajını ve küresel nüfuzunu lekelemek ve böylece Çin’i uluslararası toplum nezdinde tecrit etmek istiyorlar. Çin’in son üç yılda salgınla mücadelede elde ettiği başarı, hem yurtiçinde hem de yurtdışında ileri görüşlü insanlar tarafından övgü konusu oldu. ABD ve Batı bu konuyu çok kıskanıyor, Çin’in uluslararası prestijinin kendilerininkini geçeceğinden endişe ediyor.

Bunu yaparak, kendi kitlelerini rahatlatmayı umabilirler. Orijinal ve Delta varyantlarının şiddetlendiği dönemde, Batı toplumu, halkın hoşnutsuzluğuna yol açan yetersiz önleme ve kontrol önlemleri nedeniyle çok sayıda ölüme tanık oldu. Batı medyasının Çin’in son dönemdeki politika değişikliğine yönelik eleştirisi, bizim açımızdan ciddiye alınmayı hak etmemektedir.

Salgından bu yana Batı, Çin’in salgınla mücadelede farklı ve çok daha etkili yaklaşımı sayesinde ağır kayıplar yaşamadan sorunsuz bir geçiş sağlayacağından endişe ediyor. Bu başarılı geçiş, hiç şüphesiz Batı’nın yurtiçi ve yurtdışı imajını vuracaktır.

Uzmanlar, Çin’in salgınla mücadele politikasındaki düzenlemenin bilimsel ve rasyonel değerlendirmeye dayandığını söylüyorlar. Omicron, diğer COVID-19 varyantlarına kıyasla çok daha hızlı yayılıyor ve Çin hükümeti de onu dizginlemeye çalıştı. Ancak kontrol etmenin çok zor olduğu ortaya çıktı. Omicron’un ölüme neden olma olasılığı, Delta ve orijinal türlere göre çok daha düşüktür.

Çin hükümeti, ölüm ve enfeksiyon oranlarının en yüksek olduğu dönemde halkın virüsten uzak kalmasını sağlayarak tüm ülke halkı için elinden gelenin en iyisini yaptı. Ancak o dönemde Batı’nın yaptığı şey tam bir karmaşadan ibaretti. ABD’de 3 Ocak 2020 ile 26 Eylül 2021 arasında COVID-19 ile ilişkili 895.693 ölüm meydana geldi. Bu medya, Çin’in salgınla mücadele politikası düzenlemesini eleştirebilecek hangi niteliklere sahip?

Bu Batılı medya kuruluşlarının niyetleri sadece hayalden-hüsnükuruntudan ibaret. Çin toplumu gerçekte aksaklıklara çok dirençli ve Çin’i karıştırmak o kadar kolay değil. Çin halkının hükümetlerine olan güveni, bu medya kuruluşlarının anlattığından çok daha yüksek. Son zamanlardaki enfeksiyon artışı esnasında, Çinli yurttaşların çoğu son üç yıldır kendilerini koruduğu için hükümete şükranlarını dile getirdi. Çin toplumu, önceki katı salgın önleme ve kontrol önlemleri ve sonrasındaki düzenlemenin Çin’in gerçek durumuna göre yapıldığını anlıyor, Çin yönetiminin buna zorlanması nedeniyle değil.

Çin’in yaşadığı mevcut zorluklar geçici olacak çünkü salgın yüzünden sıkıntı yaşayan bölgelerde ekonomik faaliyetlerinin bir kısmı yeniden başladı. Örneğin Pekin’de bazı AVM’lerde yemek için sıra beklemek gerekiyor. Geçen hafta Pekinli turistlerin Güney Çin’in Hainan Eyaletindeki Sanya’ya yaptığı otel rezervasyonlarında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30 artış var. Çin ekonomisinin yakında bir bahar dönemine gireceğine inanılıyor.

Batı’nın Çin hakkındaki anlatı sistemi çok ikiyüzlüdür. Başkasının kötü durumda olmasına sevinir ve kötücül niyetlerle yönlendirilir. Bu tür bir anlatı, Batı toplumlarının yetersizlikleri konusunda geçici olarak kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayabilir; fakat içsel sıkıntılarını-sorunlarını çözmeye yardımcı olmaz.

Kaynak: www.globaltimes.cn 

Kaynak: http://kamuraninnotdefteri.blogspot.com/

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
Yazarın Diğer Yazıları

Aynı kategoriden yazılar